FAYDALI BİLGİLER
BİZİ DAHA YAKINDAN TANIYIN...
FAYDALI BİLGİLER

Elyaf nedir?
Dokuma ürünlerinin hammaddesi. Bitki, hayvan ve madeni kaynaklardan elde edilen tabii elyafların yanında çeşitli kimyevi usullerle yapılan elyaflar da vardır. Pamuk, kapok, keten, kenevir, jüt, rami, manila, alfa, sisal, koko, bitkilerden elde edilen belli başlı elyaflardır. Yün, moher, deve tüyü, kaşmir, lama, angora (tavşan tüyü) alpaka, ipek ise hayvani kaynaklı tabii elyaflardır. Isıya dayanıklı bir madde olan asbest madeni kaynaklı tek tabii elyaftır.
Elyaflar uzunluklarına göre stapel (kesikli) ve kontinü (kesiksiz) olmak üzere iki cinstir. Kesikli elyaflarda her bir elyaf bir santimetre kadardır. Pamuk ve yün bu tiptendir. Kesiksiz elyafta liflerin uzunluğu çok fazladır. Tabii elyaflardan ipek ve bazı kimyevi elyaflar bu tip elyaf grubuna girerler. Kimyevi elyaflar kısa kısa kesilerek yün, pamuk gibi kesikli yapılabilir. Elyaf boylarının yanında elyafın kalitesini etkileyen diğer özellikler; parlaklık, incelik, mukavemet, esneklik, ısı iletkenliği, nem çekme özelliği, su çekme özelliği, küflenme, ısı etkisi, boyanma yatkınlığı ve eğirme kabiliyetinden ibarettir. Uzun elyaf kullanmak gibi usullerle, istenen parlaklıkta dokuma yapabilecek çeşitli kimyevi elyaflar üretilebilir. İnce elyaflardan meydana gelen dokumalar daha yumuşak ve dikişe yatkındır. Ayrıca elyaf yüzeyi daha fazla olduğundan bu tip dokumalarda ısı izolasyonu daha iyidir. Elyaflar incelik sırasına göre, ipek, poliamid (naylon), pamuk, yün, moher (tiftik) ve bast elyaf (bitki gövdesi elyafı) şeklinde sıralanabilir. Dokumada önemli olan elyafın inceliğinden çok elyafın meydana getirdiği ipliğin inceliğidir. İplik incelikleri, belli bir ağırlıktaki elyaftan elde edilen ipliğin uzunluğuna göre verilen numaralardan anlaşılır. İpliğin numarası büyüdükçe inceliği artar.
Elyaftan istenen diğer bir özellik, elyaftan yapılan ipliğin mukavemetidir. Bu, ipliğe tesir eden kuvvetin iplik numarasına bölümüyle ölçülür. Nem, bitki kaynaklı elyafların mukavemetini arttırır. Diğerlerininkini ise azaltır. Mukavemeti en fazla olan elyaf kimyevi elyaflardan cam elyafıdır. Diğerleri poliamid, poliester, ipek, keten, pamuk, akrilik elyaf, rayonlar, asetat ipeği ve yün sırasına göre mukavimdirler. Esneklik de elyaftan istenen özelliklerdendir. Esneklik elyafın ve neticede dokumanın mukavemetini arttırır. Esnek olmayan dokumalardan yapılmış elbiselerde torbalanmalar meydana gelir. Elyaflar esneklik özelliğinin azalmasına göre kauçuk, elastomer elyaf, poliamit, yün, ipek, triasetat, akrilik elyaf,
poliester, rayon, pamuk, keten ve cam elyafı sırasıyla gider.
Isı iletme kabiliyeti elyaftan yapılan kumaşın kullanılacağı mevsimi tayin etmek bakımından çok önemlidir. Bu hususta ipliğin dokunuş şekli de ısı izolasyonu bakımından kumaşa tesir eden bir faktördür. Isı iletkenliği, yüksekten alçağa doğru keten, pamuk, rayonlar, asetat ipliği, poliamid, poliester, yün, akrilik ve cam elyafı sırasına göredir.
Nem çekme ve sonra buharlaşmayla bu nemi dışarı verme özelliği yaz aylarında sıhhat ve rahatlık bakımından dikkate alınması gereken bir husustur. Ayrıca nemi emme hızı ve dışarı buharla atma hızı da önemlidir. Ne kadar hızlı nem çekme olursa o kadar hızlı buharlaşma olur. Yün çok nem çekme kabiliyetine sahip olduğu halde çekme ve buharlaşma hızı, selülozik elyafa göre düşüktür. Gevşek dokuma gibi çeşitli dokuma yapısı ve çeşitli apre işlemleriyle nem çekme kabiliyeti arttırılabilir. En fazla nem çeken elyaf yündür. Sonra sırasıyla ipek, rayon, keten, pamuk, asetat ipeği, poliamid, akrilik ve poliester gelir. Cam elyafı hiç nem çekmez. Nem çekmenin yanında ıslandığı zaman elyaf ebat olarak çeker. Bunu azaltmak için elyafa özel apre verilebilir. Su ile çekme yün, pamuk, keten, rayonlar, ipek, asetat ipeği ve diğer kimyevi elyaf sırasına göre gittikçe azalır. Ayrıca nemli yerlerde pamuk, keten ve rayonların küflenmeye meyilleri vardır.
Cam yünü ısıya karşı en dayanıklı elyaf olmasına rağmen, bazı elyaflar yüksek ısılarda kavrulup alev alabilirler. Alev koruyucu ve apre kullanılarak elyafların yüksek sıcaklıklara karşı mukavemeti arttırılabilir. Pamuk, keten, yün, ipek, rayon, asetat ipeği ve poliamit sırasına göre elyafların ısıya dayanıklılığı azalır. Boyanma kabiliyetini gösteren gözeneklilik ve eğirme kabiliyeti mükemmel elyaf için aranan diğer özelliklerdendir. Elyafın inceliği, yüzey yapısı ve uzunluğu, elyafların birbirine iyi yapışarak eğirme kabiliyetini etkileyen önemli hususlardandır.
Kimyevi esaslı elyaflar, sentetik polimerlerden, tabii polimerlerden veya anorganik hammaddelerden çeşitli usüllerle elde edilen elyaflardır. Kendi aralarında pekçok çeşitleri olan bu elyafların kendilerine has özellikleri vardır. Bu özelliklerinden ve ucuzluklarından dolayı dokumacılıkta oldukça yayılmış durumdadırlar.

![]() |
Su İtici Apre, Özellikle Dış Giyim Tekstil Ürünlerinde Yaygın Olarak Kullanılır |

Bu baskı tipi her tür doğal ipliklere pigment boya kullanılarak yapılan baskı makinesi bünyemizde bulunmaktadır. Düşük metrajlı baskılar için detaylı dijital baskı yöntemi olan bu yöntemle, açık zemine koyu renklendirme ile her tür baskı yapılabilmektedir. (CMYK). Baskı renginde beyaz bulunmamaktadır.

Kumaş üzerindeki boya lekeleri Leke henüz oluşmuşsa, yani tazeyse en etkili temizleyici madde terebentindir. Leke kurumuşsa, sabunlu suyla yıkayın ve birkaç saat bu suda bırakın. Boya iyice yumuşayınca bir bıçakla kazıyın, sonra terbentinle silin. Kan Lekesi Hiç denememeniz gereken usul kan lekesini çıkartmak için sıcak su kullanmaktır. Lekenin pişerek daha fazla yerleşmesine yol açar sıcak su. Oysa bazı özel yollarla kan lekelerini kolaylıkla çıkartabilirsiniz.
Kurumamış kan lekesinin üzerine biraz nişasta serpmek ve nişasta kuruduktan sonra fırçalamanız yeterlidir. Kurumuş lekeler için de bir litre suya katacağınız iki yemek kaşığı amonyak işinizi görecektir. Leke bu karışım ile fazla bastırılmadan silinirse yok olacaktır. Mürekkep lekesi
Deri eşya üzerinde: Biraz limon suyuyla lekeyi fırçalayın.
Tentürdiyot Lekesi
Çamur Lekesi
Şarap Lekesi
Ceviz Lekesi Çay Kumaş üzerindeki lekeler
Beyaz kumaşta: Limon suyuyla silin. Sonra soğuk suyla durulayın. |

ÖZET Dünyada, Tekstil sektöründe ısı geri kazanım uygulamaları, arıtma tesislerinin kurulması ile güncelleşti. İlk uygulamalarda Organize Sanayi bölgelerinde kurulan merkezi arıtma sistemlerinin ömrünü uzatmak amaçlanıyordu. Enerji tasarufu açısından faydaları ise ikinci planda kalmıştı.Zaman içinde ısı geri kazanımından sağladıkları faydaların küçümsenmiyecek kadar fazla olduğu anlaşılmıştır.Türkiyede maliyetleri etkiliyen önemli kalemlerden biri de yakıt maliyetidir. Bu sebeple yazıda temel olarak ısı geri kazanım sisteminin kurulmasında dikkat edilmesi gereken konular ve enerji tasarufu açısından önemi anlatılacaktır. |
|||
GİRİŞ Tekstil sektöründe önemli adımlar atmış ülkemizde ciddi boyutta rekabet ortamının oluşmaması ve iş gücünün diğer bazı ülkelere göre daha düşük olması sebebi ile enerji ekonomisi konusunda ciddi çalışmalar yapılamamıştır. Son on yıl içinde bazı çalışmalar yapılsa da yetersiz düzeydedir. Gelecek on yıl içinde bu çalışmaların ivme kazanacağı açıktır. ISI GERİ KAZANIMI NEDİR ? NASIL YAPILIR?
Tekstil fabrikalarında Yıkama, Boyama, Apre işlemlerinde kullanılan sıcak su, özelliklerini kaybedince veya işlem sonunda atılmak üzere drenaj hattına verilir. İşte bu atık suyun ısı enerjisini kullanarak taze besleme suyuna aktarma işlemine ısı geri kazanımı demekteyiz. Bu işlemin ısı geri kazanım amacının dışında başka bir amacı da vardır. Arıtma sistemlerinde kullanılan borular, demir yada beton malzemeden yapılır. Boyalı atık su bünyesinde kimyasal tuzlar, boya ve bazı enzimler içerir. Bu bileşik sıcak halde diğer bir fabrikadan gelen kimyasal atıkla birleştiğinde arıtma sistemi için tehlike oluşturabilir. Örneğin, yakından ilgilendiğimiz Avustralya gibi bazı ülkelerde 40-45°C cıvarındaki atık suyun Environment Protection Authority'nin belirttiği yasalara göre kanunen 35°C altına soğutulması gerekir. Bu ülkede tekstil ve benzeri işletmelerin uyguladığı yöntem; sıcak atık suyu soguk su ile karşılaştırarak 35°C altına düşürmektir. Yine de 35°C altına düşmez ise tekrar bir kule devresi ile 35°C altına indirilir.Maalesef ülkemizde enerji kaynakları o kadar bol ve ucuz değildir. İleride oluşabilecek enerji problemlerini düşünerek kaynaklarımızı verimli ve tasarruflu kullanmalıyız. TEKSTİL SEKTÖRÜ ATIK SIVILARDAN ISI GERİ KAZANIMI, GENEL ANLAMDA AŞAĞIDAKİ AVANTAJLARI SUNMAKTADIR: 1-Azalan yakıt tüketimi. 2-Düşük atık sıcaklığına bağlı olarak termal kirliliğin önüne geçilmesi. 3-Verimi arttıran kısalmış boyama ve işlem süresi. 4-Temiz sıcak suyun sürekli bulunmasının yıkama işlemini kolaylaştırması.
5-Azalan genel işletme giderleri 1. Mevcut tesislerde atık sular kanallarda toplanarak drenaj hattına verilmektedir. Sıcak atık ile soğuk atık ayrı ayrı kanallara verilmediği için karışım suyu sıcaklığı ortalama 40-45°C civarı olmaktadır. Bu sebeple ısı geri kazanımı verimli olamamaktadır. Mutlaka sıcak ve soğuk akışkanın ayrı ayrı kanallarda toplanması gerekir. Tesislerde üretimi durdurmadan bu değişikliği yapmak oldukça güçtür. Bu sebeple yeni yapılan tesislerde proje çalışmaları sırasında bu konu dikkate alınmalıdır. 2. Üretim sırasında bir şekilde suya karışan elyaf, pamuk ve imalat atıkları filtrelerde tutulması gerekir. Filtreleme ısı geri kazanım için en önemli problemdir. Her fabrikanın sudaki katı madde cinsi ve oranı değişiktir. Bu sebeple filtre seçimi yaparken dikkatli olunmalıdır. Filtrelerde otomatik temizlemeli tipler tercih edilmelidir. Otomatik tip filtreler yüksek maliyetlerine rağmen gerekli filtrasyonu gerçekleştirememektedir. Kullanıcı hataları da eklendiğinde işletme problemleri ortaya çıkmaktadır. Bu sorun karşısında plakalı ısı eşanjörü imal eden firmalar bazı tedbirler almak zorunda kaldılar. Atık suyun geçtiği iki plaka arası mesafeyi artırdılar .Plaka yüzeylerinde tasarım değişiklikleri yaptılar.Böylece plakaları arasını elyaf ve atıkların takılmayacağı şekle getirdiler. Diğer temiz suyun dolaştığı taraf ise ısı transferi için uygun aralıkta tuttular. Atık suyun önüne 4 mm ızgara aralığı olan sepet filtre konularak kaba atıklar da tutuldu. Gözlemlerimiz neticesinde yünlü ve pamuklu uygulamalarda oldukça başarılı olan Avusturalyada bu tip eşanjörler sorunsuz olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde de bu yöntemi deneyen firma sayısı iki sene içinde oldukça artmıştır. 3. Gerçekten örnek teşkil edecek sistemlerin kurulamaması yüzünden yatırımcılar konuya uzak kalmıştır.
4. Yeni yapılacak fabrikalarda proje aşamasında atık su sistemi düşünülerek eğim ve kot farkı ayarlanmamaktadır.Bu sebeple sonradan sistemde pompalar kullanarak ilave yükler getirilmektedir. 1. Atık sıcak su miktarı en az 30 ton/h olmalıdır. 2. Aşağıda belirtilen sebeplerden dolayı mutlaka plakalı ısı eşanjörü kullanmak gerekir. a) Tekstil uygulamalarında borulu eşanjörlerde bakım veya temizlik için gerekli müdahale süresi çok uzundur.Buna göre plakalı ısı eşanjörlerinde süre çok daha kısadır. b) Borulu tiplerde Isıtıcı akışkan ile ısınan akışkan arasındaki sıcaklık farkı (aynı debiler için) 15-20°C kadardır. Halbuki plakalı ısı eşanjörlerinde yaklaşım 5°C civarındadır c) Kullanılacak borulu tip eşanjör için gerekli krom nikel maliyeti plakalı eşanjör maliyetinden çok daha fazladır. d) Aynı işi yapacak borulu eşanjör ağırlığı ve hacmi sebebi ile işletmede çıkaracağı problemler sebebi ile tercih edilmez. e) Herhangi bir kapasite artırımı söz konusu olduğunda (bazı uygulamalar dışında) plakalı ısı eşanjörü kullanılan yerlerde yalnızca plaka ilave etmekle ihtiyaca cevap vermek mümkündür.
3. İşletme 24 saat çalışmalı ve su kullanımı sürekli olmalıdır. Her fabrikanın kendine has özelliklerinin bulunduğu ve makinaların çalışma periyotlarının yükleme hızlarının değiştiği bilinmektedir. Bu sebeple standart bir hesap yaparak bu hesabı genelde bütün fabrikalar için kabul etmek hatalı olacaktır . Bu sebeple her fabrika için ayrı ayrı hesap yapmak sağlıklı olmaktadır. Simülasyon programı hakkında genel bilgiler: Bu programın amacı fabrikanın tam yükte ve 24 saatlik zaman dilimi içinde ihtiyacı olan su mikterın ve hangi miktarlarda kaç derecede su istediğini, aynı anda atılan atık suyu ve makinalar arasında karşılaştırma yaparak gerekli depolama ve ihtiyacın belirlenmesi imkanını sağlar.Programa,24 saatlik zaman dilimi içinde her makinanın yükleme ve boşaltım süreleri girilir Böylece makinaların çalışmalarını program üzerinde taklit edilmiş olur.Su tüketimlerinde oluşan pik noktaları, bu pik noktaların süresi , gerekli olan sıcak su miktarı ve atık su miktarının pik noktalarını karşılaştırır. Pik noktalar artık gün içinde bilinmektedir. Yapılacak tankların hacimleri pompa ve eşanjör boyutları ihtiyacı karşılayacak şekilde kolayca seçilecektir. Bu program veya hesaplama yukarıdaki içeriği taşıyacak şekilde basitçe yapılmalıdır Bu sayede ekipmanlar optimum olarak seçilecek, gerekli finansman ve bütçe kolayca çıkarılacaktır.
Pratik olarak düşünürsek yukarıda belirtilen koşullar göze alındığında ortalama 70°C atık su üreten bir tesis (35 m³/h altında olmamak kaydı ile) ortalama 2,5 ayda ilk yatırım bedelini ödeyecektir. KABULLER: Ortalama sıcak atık su miktarı: 30m³/h Atık su sıcaklığı:70°C Karışım koşullarında PH12-5 arasında Soğuk su sıcaklığı:15°C Soğuk su debisi: 50 °C Cp:1 Kcal/m³°C Yakıt alt ısıl değeri Hu: 9600kcal/kg Tesis 24 saat ve 365 gün çalışıyor.
Fuel oil fiyatı : 30.000.TL/kg Q = m x Cp xt Q =30.000x1x(70-35) Q =1.050.000 Kcal/h Q =Hu x my my= 1.050.000/ 9.600 my=109.375 Kg / h BİR GÜNLÜK YAKIT TASARRUFU : 109.375 x 24 = 2.625 kg/gün " AYLIK " " : 2.625 x 30 = 78.750kg/ay " YILLIK " " : 78.750 x 12= 945.000kg/yıl Maddi Değer Olarak 30.000 x 945.000 = 28.350.000.000 TL/YIL ISINAN TAZE SOĞUK SUYUN EŞANJÖR ÇIKIŞ SICAKLIĞININ HESAPLANMASI: Q=1.050.000 KCal/h t=(Tç- Tg) Q=m x Cp x t Tç= (Q/ M ) +Tg Tç= 36°C Genelde işletmelerde düşük sıcaklıkta çalışan makinalar minimum 40°C sıcak su kullanırlar. Bu sebeple bazı işletmeler bu suyu hazır bekletmek veya hazırlanana kadar beklemek zorundadır . Bu suyu hazırlamak için harcanacak para ve zaman artık kazanılmıştır. Bazı işletmelerde de düşük sıcaklıkta su kullanımı yerine yüksek sıcaklıklarda su ile çalışılmaktadır. Böyle durumlarda yukarıdaki örnek çalışmada soğuk su debisini atık su debisi cıvarına çekerek ısınan suyun sıcaklığını yükseltme şansımız vardır. Aynı örnek için temiz suyun çıkış sıcaklığı Tç=65 °C çıkarılabilir.
Plakalı Eşanjörlerin seçiminde bu sıcaklık yaklaşımı 2°C cıvarına kadar rahatlıkla çıkarılabilir Yanlız tekstil sektöründe bu farkı en fazla 5 -10 °C cıvarında tutmalıyız. Bu uygulamanın sebebi aşağıda kısaca anlatılmıştır. Q=M x Cpx t M=Q / Cp x t t=Q / M x Cp (1) Q=k A LMTD (2) t k A = = LMTD m Cp 1/k= 1/1 +1/2 + / +Rf
Plakalı ısı eşanjörlerinin en büyük faydası da işte bu noktadadır . Isıtıcı akışkan ile ısınan akışkan arasındaki sıcaklık farkı 2°C cıvarındadır .Böylece sanayide her sektörde ısı geri kazanımını mükemmel olarak yapar . Ortam ile krom nikel plakalar arasında ısı transfer yüzeyi oldukça düşük olması sebebi ile ısı enerjisi kayıpları %1-1.4 kadardır.
Tekstil sektöründe sıcak akışkan ile soğuk akışkan arası yaklaşım maksimum 5 - 10°C cıvarı kadar olmaktadır .Sıcaklık farkını iki derece cıvarında tutmamız, degerini beş dereceye göre logaritmik olarak arttıracaktır. degerindeki artış gerekli ısı transfer yüzeyini de aynı oranda arttıracaktır. Amaç ısı transferini maksimum yaparken eşanjör içinde kirlenmeyi de minimum yapmaktır. Plaka sayısını arttırmak İşte bu sebep göz önüne alınarak kontrollü yapılmalıdır. Ülkemizde Isı Geri Kazanımı , bu güne kadar bütün alanlarda beklediğimiz seviyeye gelememiştir.Ümidimiz,gelecek yıllarda bu konuda çalışacak kişi ve kuruluşların sayısında artış olmasıdır.Doğal yapının korunması, kaynaklarımızın ekonomik kullanılması ve gelecek kuşaklara daha iyi bir ülke bırakabilmemiz için bu konuya ayrı bir önem vermemiz gereklidir. GÖSTERİMLER
|
HİZMETLERİMİZ

KAPİTONE
a) Klasik desen dikişli kapitoneler (1,5*1,5 ; 3,5*3,5 ; 5*5 baklava v.b.) b) Klasik desen lazer ...

BASKI
Her tür doğal ipliklere pigment boya kullanılarak yapılan baskı makinesi bünyemizde bulunmaktadır. Düş ...